TÜRKİYE'DEN HABERLER

Reuters - Dünya Bankası Sürdürülebilir Kalkınmadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Kathy Sierra, gelişmekte olan ülkelerde temiz enerji ve enerji verimliliği projeleri için milyarlarca dolar fon sağlayan bankanın Türkiye’deki ilk akıllı şebeke projesine fon sağlamayı planladığını açıkladı. ABD’nin San Francisco kentindeki Milletler Topluluğu Kulübü’nde değerlendirmelerde bulunan Sierra, Dünya Bankası’nın gelişmekte olan bölgelerde temiz teknolojiye dönük stratejisi ve hedefleri üzerinde durdu. Sierra, Türkiye Akıllı Şebeke Projesi’nin Dünya Bankası’nın akıllı şebeke teknolojisine fon sağlama yönünde attığı ilk adım olduğunu belirtti. ABD ve Avrupa’da bile akıllı şebeke teknolojisi henüz çok yeni olmasına rağmen, pek çok gelişmekte olan ülke güç şebekesi kurdurmak için çalışıyor. Şimdiye kadar Türkiye Akıllı Şebeke Projesi’nde çok az sayıda konunun karara bağlandığını belirten Sierra, projenin henüz çok yeni olduğunu sözlerine ekledi. Öte yandan ülke, akıllı şebeke projesinin finansmanına ek olarak Dünya Bankası fonlarından yararlanmaya devam edecek. Türkiye, temiz enerji ve enerji verimliliği için para ve fon sağlamak üzere oluşturulan Dünya Bankası yönetimindeki 5,2 milyar ABD doları tutarındaki Temiz Teknoloji Fonu’ndan yararlanacak ilk ülkeler arasında yer alıyor. Dünya Bankası, ayrıca Mayıs ayında, Türkiye’de Temiz Teknoloji Fonu kaynaklarından sağlanacak 100 milyon ABD dolarıyla birlikte temiz enerji ve endüstriyel enerji verimliliği projeleri için ayrılan 500 milyon ABD doları değerindeki Dünya Bankası kredisinin kullanılacağı bir projeye daha onay verdi. Söz konusu Dünya Bankası kredisi, “yenilenebilir enerjinin iletim şebekelerine daha iyi entegre edilmesine yönelik akıllı şebeke çözümü” projelerinin de desteklenmesini içeriyor. Dünya Bankası’nın “Temiz Teknoloji Fonu” aynı zamanda yerel yatırımların başlatılmasını da hedefliyor. Böylelikle, akıllı şebeke projesi içinde yerli ve uluslararası yatırımcıların yer alması muhtemel görünüyor. Sierra yaptığı konuşmada, Türkiye’yi temiz enerji ve enerji verimliliği projelerinin yaratılması konusunda gelişmekte olan ülkeler arasında öncü olarak gördüğünü belirterek, ülkenin Avrupa Birliği’ne katılım koşullarının da öngördüğü üzere iklim değişikliğiyle mücadelede oldukça etkin olduğunu söyledi.