The Wall Street Journal – En büyük ticaret ortağı olan Avrupa’nın büyük bir borç krizine girmesiyle, yatırım ve ihracatta düşüş beklentisine giren Türkiye ekonomisine Japonya dopingi. Japonya ile arasındaki ikili ticaret hacmi 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 25 oranında artarak 4.6 milyar dolara çıkan Türkiye’de sadece bu yıl 120 Japon şirketi faaliyete başladı.
Japonya’nın önde gelen bankaları Türkiye bankacılık sektörüne lisans alarak veya Türk bankaları ile ortaklıklar kurarak giriş yaparken, inşaat, lojistik ve otomotiv şirketleri de ülkenin uzun vadeli başarısından emin olarak yatırıma ve istihdam sağlamaya başlamış durumdalar. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan bu durumu, “Japon yatırımcıların hedefinde Türkiye var.. Japonlar ağırkanlı insanlar olmalarına karşın bir kez karar verdikten sonra doğru ve rasyonel adımlar atıyorlar..”, şeklinde değerlendiriyor.
Türk-Japon ortaklıklarının sonuncusu geçtiğimiz hafta Bank of Tokyo-Mitsubishi UFJ ile Türkiye İş Bankası arasında imzalanan bir mutabakat zaptı ile hayata geçti. Nikkei’de yer alan habere göre iki banka Türkiye’de doğrudan ya da Türk firmaları ile kurdukları ortaklıklar aracılığı ile faaliyet gösteren veya Türkiye'de yatırım yapmayı planlayan Japon firmalarına Türkiye'de ihtiyaç duyabilecekleri bankacılık hizmetlerini ortaklaşa verecek. Japonya Dış Ticaret Kurumu’nun (Jetro) İstanbul ofisinin Mayıs ve Temmuz aylarında Türkiye’yi ziyaret eden yüzden fazla Japon üst düzey yöneticiyi ağırlaması da Türkiye’nin Japon şirketlerine sunabileceği iş fırsatlarını gözler önüne sermesi bakımından dikkat çekici. Devlet destekli Jetro’nun Yönetici Müdürü Naohiko Yamaguchi,”Japon firmalarının Türkiye gelmelerinin tam sırası..”, diyerek büyük Japon firmalarının Türkiye’ye olan ilgisinin bundan üç yıl önce başladığını, ihtiyatlı ve uzun süren bir araştırma sürecinin ardından da yatırımların peşpeşe gerçekleştiğini vurguluyor.
Son zamanlarda Türkiye’ye adım atan Japon şirketleri arasında 500 milyon dolarlık bir otomobil lastiği fabrikası kuracak olan Sumitomo ve lojistik konusunda dünya devi Yusen yer alıyor. Sumitomo, yatırımı ile ilgili yaptığı basın açıklamasında Türkiye’nin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika pazarlarına yakınlığını öne çıkarırken, lojistik maliyetlerinde ve üretim sürecinde önemli oranda tasarruf sağlanacağını belirtti.
Uzmanlara göre Japon yatırımcıların Türkiye’ye yönelmelerinin ardında ülkenin makroekonomik göstergelerinin son derece olumlu olması yer almakta. Büyük bir iç piyasa, genç nüfus ve siyasi istikrar Türkiye’ye Rusya ve Endonezya gibi diğer gelişmekte olan ülkelere oranla önemli avantaj sağlıyor.
Japon firmaları ayrıca Türkiye’nin nükleer enerji santrali projelerine olan ilgilerini de gizlemiyorlar. Nükleer enerji konusunda faaliyet gösteren Toshiba halen Türk Hükümeti ile ülkenin Karadeniz kıyısına inşa edilmesi planlanan nükleer santralle ilgili müzakereleri sürdürüyor.