Küresel finans merkezi olmaya aday İstanbul, 4-5 Kasım tarihlerinde Sermaye Piyasaları Kongresi'ne ev sahipliği yaptı.
Açılış oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kongrenin Türkiye ekonomisi için iyi sonuçlar vereceğini ve önümüzdeki yıllarda daha fazla katılımla gerçekleşeceğini umduğunu belirtti. Kongrenin, küresel konuların tartışıldığı uluslararası bir platform haline gelmesini arzu ettiğini ifade eden Erdoğan, bu sayede İstanbul’un, New York, Londra ve Hong Kong gibi uluslararası bir finans merkezi olmasına katkı sağlanacağını söyledi.
Erdoğan, Türkiye'nin özellikle global kriz sırasında gösterdiği olağanüstü performansın , borç sıkıntısı yaşamakta olan AB ülkelerinden çok daha iyi olduğuna dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son üç yılda karşılaştığımız ciddi zorluklara rağmen, büyüme oranımız dünya ortalamasının çok üstünde. 2015 yılında gerçekleşen iki genel seçime rağmen yüzde 4'lük bir büyüme oranına ulaştık. Buna ek olarak, 2002 yılından bügüne kadar yıllık ortalama yüzde 4.7'lik bir büyüme elde ettik. Kamu borcunun gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH)’ya oranını yüzde 75'den yüzde 32'ye düşürdük. Benzer şekilde, faiz giderlerinin GSYİH içindeki payını yüzde 15'ten yüzde 3'ün altına düşürdük. Ayrıca, faiz giderlerinin bütçe içindeki payını yüzde 43'ten yüzde 11'e düşürdük "dedi.
Cumhurbaşkanı, şirketlere, Türkiye'nin kalkınması için tahvil, Sukuk (İslami bono) ve gayrimenkul yatırım ortaklığı fonları gibi finansal araçları kullanmalarını tavsiye ederek, sürdürülebilir kalkınmanın faizden değil yatırım yaparak para kazanmakla elde edilebileceğine vurgu yaptı.
Ayrıca Türkiye Varlık Fonu’na değinen Erdoğan, Fon’un 110 milyar TL'lik bireysel emeklilik ve 100 milyar TL'lik işsizlik fonları gibi kaynaklara ev sahipliği yapacağını belirterek, bu kaynakların, düşük maliyetli ve uzun vadeli kredi gerektiren büyük yatırımları finanse etmek için kullanılabileceğinin altını çizdi.
Son olarak Erdoğan, yüzde 15-16 civarında seyreden faiz oranlarını aşağı çekmek için bazı tedbirlerin alınması gerektiğini söyleyerek, yüksek faiz oranlarının yatırımcıların pazara girmesini zorlaştırdığını, dolayısıyla söz konusu kaygıların azaltılması gerektiğini ifade etti.
Finans kurumlarını, piyasa profesyonellerini ve düzenleyicileri bir araya getiren iki günlük kongre, sermaye piyasalarının ve aracılık faaliyetlerinin geliştirilmesine katkıda bulunmanın yanı sıra sektördeki mesleki bilgi birikimini artırmayı da hedefliyor.